6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketlerinin ardından uzmanlar bu tür yıkımların etkilerinden bahsetmeye başladı. Geride kalanların acı ve travmalarının yanı sıra temel ihtiyaçları da var. Bunun için tüm Türkiye seferber oldu. Tahribatın boyutu çok büyük olurken, 10 il etkilendi. Peki ya deprem felaketi sonrası çevresel faktörler?
Kahramanmaraş’ta 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde iki depremle yerle bir olan 10 il var. Şiddetli sarsıntıların üzerinden 10 gün geçti. Son tespitlere göre 35 binden fazla can kaybı var.
Depremin geride bıraktığı tahribat için Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Çevre Koruma Teknolojileri Bölümü Öğretim Üyesi Yasin Ilemin, sel ile tahribatın çevreye vereceği zarara ilişkin öngörülerini paylaştı.
Uzman, “Yıkılan binaların yerine kısa süre içinde yeni binalara başlanacak” dedi.
“Öte yandan bölge, bir tarım cenneti olmasının yanı sıra eşsiz bir biyoçeşitliliğe sahip. Doğal alanlara gelişigüzel bırakılacak bu zararlı maddeler, besin zincirini ve ekosistemdeki tüm biyoçeşitliliği olumsuz etkileyecek.”
Birçok malzeme (plastik, metal ve cam) bu devasa deprem enkazının geri dönüştürülmesiyle yeniden kullanılabilir.”
“Evet depremler binlerce can aldı. Geride kalan insanlarımızın daha iyi bir geleceğe ulaşabilmesi için yapacağımız şey çok basit. Üzerinde yaşadığımız doğayı korumak ve anlamak.”
prof. Dr. Naci Görür’ün de katıldığı Fatih Altaylı programında, deprem felaketinin ardından büyük sorunların ortasında kalan moloz ve moloz çevre felaketine vurgu yaptı.
Bilim adamlarının işaret ettiği felaketleri dinlemek için muhtemelen hiçbir zaman geç değildir.